GASTRONOMİ

Gastronomi Turizmi 

Gastronomi ve mutfak sanatları son yıllarda popülerliğini iyice arttırmış olsa da bir disiplin olarak kabulü yakın bir tarihte değil, antik zamanlarda gerçekleşir. Terimin isim babası olarak kabul edilen Sicilyalı Yunan Archehestratus, M.Ö. dördüncü yüzyılda yazdığı, Akdeniz Bölgesindeki gıda ve şarapları tanıttığı kitabına “Gastronomia” başlığını uygun görür. Aslında coğrafyanın, üzerinde yaşayan toplumun midesine indireceği şeylerde söz sahibi olduğundan sistematik bir şekilde ilk defa bahseden de o denilebilir. 

Yunanca mide anlamına gelen “gastèr” ile yasa anlamına gelen “nomos” kelimelerinden oluşan Gastronomia kelimesi, kitabın ruhuna gerçekten de uyuyordu. Toprağın ve iklimin mide yasalarını belirlediğini açıkça gösteren bu kitap, gastronomisi olmaksızın bir şehrin tanımlanamayacağının da altını çizmiş oldu. Böylece gastronomi, yiyecek ve içeceklerin tüm özelliklerinin tarihsel, sanatsal ve kültürel unsurlarla örüldüğünün kabulü ile uygulanan ve gelişen bir disiplin; zamanla ise bu tarihsel gelişme sürecinden başlayarak yeme içmenin tüm özelliklerinin ayrıntılı bir biçimde anlaşılması, uygulanması ve geliştirmesini kapsayan bir bilim dalı haline geldi.

Lezzet Üzerine Yolculuklar

Mesafelerin uzak, dünyanın çok büyük olduğu ve kültürlerin kaynaşmasının uzun yıllar aldığı eski dönemlerde, coğrafya farklılıklarının ortaya çıkardığı özel mide yasaları, hiç kuşkusuz dönemin gezginleri için en dikkat çekici şeylerden biriydi. Kendi topraklarında yetişmeyen bir meyvenin tadına ilk defa bakmak, aslında gastronomi turizminin ilk örneğini de yaşamak demek ve belki de bir ülkeye bir daha gelmek ve sadece o meyvenin tadına bakmak için gelmek demekti. 

Alanında kısıtlı derecede kaynak olmasına karşın gastronomi turizminin bu şekilde başladığını varsaymak yanlış olmaz. Binlerce yıl önce İpek Yolu’na verilen önemin sadece o coğrafyada elde edilen baharatlara, zeytinyağına ve şaraba ulaşabiliyor olmakla çok alakası vardı. Yeni dünyada ise, eşsiz lezzetlere ulaşmak adına İpek Yolu’na ya da dünyanın herhangi bir yerine gitmek artık çok kolay ve bu nimetin farkında olan modern gezginler, antik atalarının izinden giderek seyahat duraklarını lezzet durakları haline getirmeyi artık ihmal etmiyorlar.

Gastronomi Turizmi Nedir?

Günümüzde insanların turizm hareketine katılma nedenleri arasında bir şehrin kültürel miraslarını tanımak ve tarihi dokusunu keşfetmek kadar mutfak kültürünü deneyimlemek de önemli bir sebep haline geldi. Dolayısıyla pek çok seyahat sever için deniz-kum-güneş üçlüsü artık bir tatilin tek amacı değil. Bu noktadaysa, klasik tatil anlayışına alternatif olarak gastronomi turizmi yükselişe geçmekte. Seyahatlerini sıra dışı yemek deneyimleriyle zenginleştirmek isteyen insanları içeren gastronomi turizmi, mutfak turizmi (Culinary tourism) ya da yemek turizmi; 2003 yılında Portland, Oregon’da kurulan Dünya Gıda Seyahat Birliği tarafından “uzak ve yakınlardaki eşsiz ve unutulmaz yiyecek ile içecek deneyimleri edinme uğraşısı, zevki” olarak tanımlamakta.  

Birliğin tanımı uzak yakın ayrıt etmese de birçok kişi için gastronomi turizmi uzak mesafede, en az bir gece konaklanacak bir lezzet durağının ta kendisi; keyifli bir tatile sığdırılan yerel restoranları, yemek arabalarını ve etnik mahalleleri keşfetmenin de anahtarı.

Gastronomi Turları

Gastronomi nedir sorusuna verilecek sayısız cevap bulunabilir. Kimya, edebiyat, biyoloji, tarih, felsefe, sosyoloji, tıp, beslenme ve ziraat gibi alanların hepsine bir nebze bulaşabilen gastronomi, halihazırda derin olan anlamını turizm potansiyeliyle daha da derinleştirdi. Yiyecek kaynakları, yemek tesisleri, hazırlık, sunum, temizlik ve bir öğüne eşlik eden diğer tüm mutfak deneyimleri, gastronomi turizmi çatısı altında kendine yer bulur hale geldi. Gastronomi turları sayesinde bir grup gezgin, yerel bir çiftçi pazarında alışveriş yaptığında veya ev sahiplerine yemek hazırlamada ya da bulaşık yıkamada yardımcı olma imkânı bulduğunda, herhangi bir restoranda yemek yemekten çok daha etkili, samimi ve dolayısıyla da birden çok duyusuna hitap eden unutulmaz bir deneyim yaşamanın zevkine vardılar. 

Bu tür geniş kapsamlı mutfak deneyimlerini yaratmak isteyen turizm şirketleri ise, yerel konuklarla yürüyüş turları ve yemek organizasyonları gibi özel hizmetler sunmaya başladılar. Gastronomi turları sayesinde bir bisiklet kafilesi, rotasını lezzet duraklarına göre belirleyebilir; destinasyonlarındaki ödüllü restoranlarda piknik, kahvaltı, öğle veya akşam yemeğinin tadını çıkartabilir oldular.

Gastronomi Turizmi ve Türkiye

Toplumu bir diğerinden ayıran en büyük özelliklerinin başında yemek kültürü gelir. Soğuk iklim kuşağındaki toplumlar, zorlu tarım şartları altında daha etçil bir beslenme düzenine yönelirken Akdeniz iklimi kuşağında yer alan toplumlar daha yeşil ağırlıklı beslenirler. Ülkemiz ise doğal güzellikleri, tarihi ve kültürel mirasını yanında, dört mevsimi yaşıyor oluşu ile gastronomi turizmi açısından çekiciliği yüksek ve önemli bir konumda sahiptir.

Özellikle ülkemizin doğu illerine has olan yöresel lezzetler, kültürleriyle çok daha fazla harmanlanmıştır. Kurulduğumuz ve ismimizi seçmemizde ilham aldığımız şehir olan Şanlıurfa’da Balıklıgöl ve Nemrut Dağı’nın, çiğköfte ile efsaneleşen hikayesini bilmeyen yoktur. 

Şanlıurfa, Güneydoğu Anadolu mutfağının karakteristik özelliklerinin hemen hemen hepsini taşıyan bir yöre olarak bol salçalı, acılı ve baharatlı yemekleri mutfak kültürünün temelini oluşturur. Baklagillerin yanı sıra yarma denilen buğday, çorbalarda ve soğuk yemeklerde kullanılır. Urfalılar, misafir ağırlamak ve onlara çeşitli yemekler ikram etmekten büyük bir zevk alırlar. Belki tam da bu nedenle Şanlıurfa'nın yöresel yemekleri saymakla bitmez. Ayran çorbası, hamurlu, pıt pıt, sarı çorba, çağala aşı, pakla aşı, hıttı bastırması, soğan tavası, su kabağı, bütün balcan, sarımsak aşı, kaburga, isot çömleği, bamya çömleği, acır annaziği, tatlı bamya, erik tavası, lolaz dürmüğü, saca basma, döğmeç, ekmek aşı, kenger aşı, semsek, has dolması, mimbar ve acır bastırması gibi sadece bu yöreye has yemekler, Urfa mutfağının ve Urfalıların kalbinin ne kadar zengin olduğunun da bir göstergesi gibidir.

Kaliru Turizm hem düzenlediği gastronomi turları ve alt kuruluşu olan Grupye.com sayesinde dünyada yükselen bir trend olan gastronomi turizminin Türkiye’deki öncü ayağı olarak, ülkenin kültürle yoğrulmuş çeşitliliğe sahip mutfağını, ağzının tadına düşkün gezginlerle buluşturmayı hedefliyor. Hem alanında uzman restoranlar, oteller ve catering şirketleri ile çalışarak hem de müşterilerine bireysel seyahatlerinde en önemli lezzet duraklarını sunarak yöresel yemeklerin keşfini mümkün kılıyor.

Gastronomi Turizmine Dahil Olarak Neler Yapabilirsiniz?

Turizm sektöründe yeni bir alan açan gastronomi ayağı ile seyahatlerinizi tadından yenmez hale getirebileceğiniz pek çok seçenek mevcut.

Yürüyüş Turları

İstanbul, İzmir, Bursa, Şanlıurfa, Mardin ve Kapadokya gibi destinasyonlarda oldukça revaçta olan Yürüyüş Turları hem yerel hem de yabancı turistler arasında popülerdir. İki veya üç saat süren turlar tek bir temaya odaklanır.  Grup üyeleri yürüyüş rotalarında, belirlenen odakları çerçevesinde birden fazla durakta farklı tatları deneme imkanına sahip olurlar. Tatlı, çikolata tadımı ve esnaf lokantaları yürüyüş rotalarının en popüler durakları arasındadır ve yemeklere şarap, bira veya lokal alkol türleri eşlik edebilir.

Yerel Ev Sahibi

Çoğu gastronomi turunun amacı yeni otantik ve unutulmaz bir yemek deneyimi sağlamak olduğundan, girişimciler bu talebi karşılamak adına yaratıcı yollara başvururlar. Bu yaratıcı yollardan biri olan Yerel Ev Sahibi ziyaretleri, ev yapımı ve lokal yiyecekleri deneyimlemek isteyen gezginlerin de favorisidir.

Yeni şeyler keşfetmeye meraklı gezginlere evlerini açıp, sofralarına onlar için de bir tabak koymaya istekli, güvenilir aşçılarla yapılan anlaşmalarla gerçekleştirilen Yerel Ev Sahibi ziyaretleri, “Çiftlik Evi Aşçıları” olarak adlandırılır. Turlar genellikle yemek alışverişi ile başlar ve birlikte yemek pişirme ile devam eder. Böylesi organizasyonlar misafirlere standart bir turda yaşayamayacakları, sıra dışı olduğu kadar samimi de bir deneyimi vadeder. 

Seyahat şirketlerinin bu turlardaki misyonu ise, katılımcıların en iyi deneyimi yaşayabilmesi için kurulan iletişimin kaliteli olmasını sağlamaktır. İyi yemek deneyimlerinin yanı sıra gezginler, diğer turizm biçimleriyle ve yeni insanlarla bağlantılar geliştirirler.

Kırsal Bölge Turizmi

Şehirler, farklı yemek deneyimleri arayan gastronomi turistlerinin büyük bölümünün olağanüstü yemek olarak adlandırılan “exceptional dining” deneyimini aradığını iddia etseler de kırsal alanlar, yiyecek kaynakları ve yiyeceklerin nasıl yapıldığı hakkında bilgi edinmeye eğilimli ziyaretçilerin çok daha fazla ilgisini çekmektedir. Seyahat edilen bölgeye has gastronomi tecrübesi edinmek isteyen müşterilere sunulan Kırsal Bölge Turizmi, gezginleri bağlara, çiftliklere, pazarlara veya üretim tesislerine yönlendirir. 

Tadabilecekleri her şeyi ilk elden deneyimle fırsatı bulan seyahatçiler bağdan üzüm toplama, şarap yapımı, sütten peynir yapımı, meyve sebze toplama ve işleme, ev yapımı ve el yapımı yiyecek ve içecekleri satma gibi deneyimler hakkında bilgi sahibi olur.

Bu ve benzeri kırsal bölge turizmi deneyimleri bazen eko turizm veya organik tarım gibi diğer ilgi alanlarla da bağlanmaktadır. Bazı kırsal bölge tesisleri turistlerin konaklamasına bile imkân tanımaktadır.


Afiyetli maceralar dileriz… 




Copyright © 2018 | Kaliru Turizm | Web tasarım Deltawebsistem